Renklerin insanlar üzerindeki etkileri popüler mitlerden ibaret değil. Daha az gerginlik, daha fazla dinginlik mi hissetmek istiyorsunuz?
Ya da daha motive ve yaratıcı olmak mı? Renklerin ruhunuz üzerindeki etkilerini keşfedin, yaşama mekanlarınıza hissetmek istediklerinizi yansıtın. İşte profesyonellerin önerileri.
Bilimsel araştırmalara göre, psikolojik etkisi olan dört ana renk bulunuyor: Kırmızı, mavi, sarı ve yeşil. Kırmızı bedeni anlatan bir renk, mavi akla, sarı duygulara, yeşil ise bu üç his arasındaki dengeye işaret ediyor. Bu renklerin koyulu açıklı değerleriyse renklerden nasıl etkilenebileceğimizi belirliyor. İşte bu yüzden yaşam alanlarınızı planlarken göz önünde bulundurmanız gereken ilk şey belki de renkler…
Salon
Evet: Yeşil, turuncu ve kahverengi
Yeşil, içinde bulunduğu ortama canlılık, denge ve uyum getiren bir renk. Turuncu ile sarı ise davetkar ve iyimser. Bu özellikleriyle sosyal etkileşimi ve eğlenceyi taşıyorlar mekanlara. Siyah ve gri, sıkça bulunduğunuz yaşam alanlarınızda doğru kullanıldığı takdirde ferahlık ve derinlik sağlayabilir. Çok güçlü olan bu iki rengin doğru kullanılmaması ise, ruh durumunda dengesizlik yaşanması olasılığını artıyor. Siyaha çok yakın olan kahverengi ise mekanlara aynı güç ve ihtişamı daha sıcak bir biçimde getirebiliyor.
Hayır: Kırmızı ve koyu mavi
Elbette eğlenceyi seviyor olabilirsiniz; ancak her zaman parti havası yaratan çılgın bir yaşam alanınız olsun istemiyorsanız, salonda parlak kırmızılardan uzak durmaya çalışın. Benzer şekilde kaçınılması gereken bir başka renk de fazla resmi ve soğuk olan koyu mavi.
Mutfak
Evet: Beyaz, sarı ve turuncu
Beyaz temizlik ve hijyeni simgeliyor. Öteki taraftan beyazın çok fazla ağırlıklı olması gözlerin yorulmasına sebep olabiliyor. İşte bu yüzden mutfak alet ve gereçleri ya da çeşitli aksesuarlarla beyazın keskin etkisini yumuşatabilirsiniz. Sarı harekete geçiren bir renk ve sosyal etkileşimi artırıyor. Benzer şekilde turuncunun da pozitif etkileri var. Aynı zamanda, yediğimiz ve içtiğimiz şeylerden aldığımız zevki pekiştiriyor; iştahı da artırıyor. Pek çok restoranın sıcak renkler olan turuncu ve sarı ağırlıklı dekore edilmesi bir tesadüf değil.
Hayır: Mavi ve siyah
Eğer bir gurme iseniz tercih etmemeniz gereken iki renk siyah ve mavi. Öteki taraftan bu seçim diyet yapanlar için sevindirici olabilir. Mavi, yiyecekler söz konusu olduğunda bozulmak, çürümek ya da zehirli gıdalarla özdeşleşen bir renk. Hatta buzdolabınıza mavi ışık taktırarak sonuçları kendiniz gözlemleyebilirsiniz.
Antre
Her renk olabilir!
Antreler evlerin en az vakit harcanan bölümleridir. İşte bu yüzden bu alanlarda aslında denemek istediğiniz her şeyi deneyebilirsiniz. Renkleri istediğiniz açıklık ya da koyulukta kullanabilir; kendinizce kombinler de yaratabilirsiniz. Örneğin fuşya sizin için bir tutku ise, neden antreniz fuşya olmasın ki? İstediğiniz, aydınlık ve ferah bir his ya da harekete geçiren bir atmosferse, tercih tamamen size kalıyor. Fakat unutkanlık ile hayli bağdaşlaştırılan bir renk olan hardal sarısının, anahtarlarınızı almayı ya da not bırakmayı unutmamanız gereken bu alanlarda tercih edilmemesi daha iyi olur.
Turuncu neşelendirir, pembe tembelleştirir.